2002 Böle geçti

Zamanın gülleri kanıyor gözlerinde… Kurumuş yapraklarını görüyorum, uçuşan. Ellerinde o güller gibi, benim ellerim gibi kanayıp kurudu mu?

Mahcubum dosttan yana, ne yana dönsem zarar, her yanımda çıkmazlar var! İki yoldan birini seçmek zorundayım ancak meleğimin beni hangi yolun başında beklediğini göremeyecek kadar yorgunum. Göğsüne yaslayıp yaslı başımı biraz uyusam belki unuturum…

Kimin oyununu oynadığımı unutacak kadar çok oyun oynadım, yaşamak adına… Artık senaryolarım bile bir öncekinin tekrarı. Hayatımın tam ortasında kocaman bir üç nokta… Ne ben doldurabiliyorum boşluğunu , ne de bu boşluk beni doldurabiliyor… Aklımı başımda tutan güvencemse, kişiliğimin en pis kokanından bir kızlık zarı?!!!!

Sana bile açılırken kapılarım ruhum, en az bir keresuratıma çarpıyor… ve insanlara olan nefretim sana olan sevgimle öyle bir karşılaştı ki, çelişkilerin altında ezildiğimi hissettim. Aslında ne kadar kolay şimdi sana koşarak gelmek ve herşeyi unutmak, ancak sana vereceğim sahte gülücüklerin yerine, adam olamamanın verdiği utanç kızıllığım var. Özür dilerim hayatım , sana mutluluklar vermek isterdim ancak benim sadece acılarım ve korkularım var. Ne kadar umut dolu değil mi?!!!

Yorum bırakın